Tüm yeni çiftlerin hayali, yoğun bir düğün koşuşturmasının ardından birlikteliklerini kutlayabilecekleri, herkesten ve her şeyden uzak baş başa bir tatil geçirmek… İyi günde kötü günde birbirinin yanında olmaya söz vermiş, hayat arkadaşı olmaya evet demiş çiftlerin hayalini kurduğu muazzam zamanlar… Bu anlamda balayından beklenti bir hayli yüksek oluyor haliyle... Biz de bu beklentinin farkında olduğumuz…
Genel
Yaz gelirken tatil planları yapılıyor, en özel konaklama seçenekleri araştırılıyor! Ancak artık hepimizin tatil anlayışında birtakım değişiklikler oluşmaya başladı. Kitlesel veya daha büyük gruplar halinde yapılan tatil anlayışı özellikle son yıllarda yerini daha bireysel ve özgün tatil anlayışına bırakmış durumda. Bu değişim, insanların nasıl bir tatil yapmak istediklerinden tutun da farklı konaklama seçeneklerine kadar geniş…
Taşıdığı tarihi değerin yanı sıra birbirinden özel koylara, uzun doğal plajlara ve enfes bir doğaya sahip olan Fethiye, hem ülkemizin hem de dünyanın gözde turizm destinasyonlarından biri olmaya hız kesmeden devam devam ediyor. Fethiye’de; doğal plajlarda dinlenmekten tutun da yamaç paraşütüne, eşsiz doğal lezzetleri deneyimlemekten, antik kentleri görmeye, doğa yürüyüşünden yoga ve su sporları aktivitelerine…
Yaz ayları hız kesmeden yaklaşırken herkes kendisi için en uygun tatil seçeneklerini değerlendirmek için araştırma yapmaya çoktan başladı! Türkiye’nin her noktası birbirinden farklı rotalarıyla birçok tatil seçeneği sunuyor olsa da, Akdeniz deyince akan sular durur… Hem doğanın tam kalbinde mavi ve yeşille vakit geçirelim, hem sağlıklı ve organik beslenelim hem de tarihe dokunuş yapalım diyorsanız…
Cennet Akdeniz olsaydı, en güzel köşesi Fethiye olurdu kuşkusuz… Batı Akdeniz’in en gözde bölgelerinden olan Fethiye, Rumların verdiği eski ismiyle Meğri olarak adlandırılırdı. Uzak diyar anlamına gelen “makri” kelimesinden türediği düşünülen Meğri, isminin anlamını sonuna kadar taşıyor. Çünkü büyüleyici doğasını ve güzelliğini “uzak” olmasından dolayı hala koruyor Fethiye. Kızılçam ve sığla ormanları, el değmemiş berrak…
Yaz tatilini gizli saklı cennet köşelerde geçirmeyi tercih edenler, Faralya Koyu’nu mutlaka düşünmeli… Mavi ve yeşil tonlarının dansıyla büyüleneceğiniz alternatif tatil bölgesi Faralya, ziyaretçilerini kızılçam ağaçlarının koynunda huzurlu bir tatile davet ediyor. Faralya Köyü, Likya ve Roma döneminin ayak izlerinden yürümenize izin verirken, dünyaca ünlü yamaç paraşütü merkezi Babadağ’ı da macera severlerle buluşturuyor. İple çektiğiniz…
Gözlerinizi kapatın ve mavinin en berrak tonlarıyla yeşilin dans ettiği bir yol hayal edin… Şimdi gözlerinizi usulca açın ve tarihin günümüze açılan kapısı Likya Yolu’nu keşfe çıkın… Kate Clow tarafından yedi yıl süren çalışmalar sonucunda 1999 yılında doğaseverlerle buluşmaya başlayan Likya Yolu, Türkiye’nin ilk uzun mesafe doğa yürüyüşü rotasıdır. Araç trafiğine kapalı olan bu cennet…